Şimdi harita üzerinden tek tek gidelim

TÜRK GÜÇLERİ: Dikkat ederseniz, bizim askeri kontrol ve gözlem noktaları Türkiye sınırları ile göç ve terör alanları üzerine yayılmış durumda. (Elbette mutabakatlar doğrultusunda.)

Yani...

1) YEŞİL BÖLGE: PKK/YPG’nin yerleştiği sarı alana sınır olan yeşil bölge... Ve Rus bayraklarının yer aldığı pembe bölge. Hatırlarsanız, burada güvenli bölge kurmak için ABD’ye ve diğer müttefiklere çağrı yapmıştık. Çağrılara cevap gelmeyince Zeytin Dalı, Fırat Kalkanı ve Barış Pınarı harekâtlarıyla bu yeşil bölgeyi biz kurmuştuk...

DİKKAT

 Yeşil alan içinde kalan bazı sarı bölgeler var... PKK/YPG bölgeleri... Oralarda Rus ve ABD bayrakları görüyorsunuz. İşte onlar bir anlamda PKK/YPG’ye “örtülü koruma” yapıyor.

2) ABD KORUMASINDAKİ SARI BÖLGE: Bizim yeşil bölgenin hemen bittiği yerden itibaren ABD bayrakları var. Menbiç’ten Rakka’ya doğru iniyor. Oradan Irak sınırına dayanıyor.

Trump “Çekiliyoruz” dedi ya. İşte çekildikleri bölge burası. Peki ne özelliği var?

DİKKAT

Bakın ABD bayraklarının en yoğun olduğu yerlerden birisi, bizim güçlerle, PKK/YPG arasındadır. Yani orada açıktan Türk güçlerine “Burada biz varız, geçmeyin” diyorlar. Niye? PKK/YPG için bir koruma kalkanı kurmuşlar.  

Diğer yoğun oldukları bölge aşağıda. Haseke, Deyrizor... Hajnah... 

Niye?

Çünkü arkadaşlar, Suriye petrolünün en yoğun olduğu bölge burası... Bir anlamda Suriye’nin petrol deposu.

İkinci nedeni... 

Bu coğrafyada kendisine bağlı bir Kürt kanton yapısı ya da özerk bir yapı kurmak için PKK/YPG bölgesini kontrol altında tutuyor. Burada havaalanları inşa ediyor. Askeri tesisler kuruyor. PKK/YPG’yi ordulaştırıyor. Bir anlamda Kuzey Irak’taki peşmerge modeli. Hatırlayın Körfez Savaşı sırasında 10 bin peşmergeyi eğitmişti.

İSRAİL FAKTÖRÜ: ABD, bu sarı alanda, PKK/YPG’yi geliştirirken, aynı zamanda Irak üzerinden İsrail’e vurmak üzere yapılacak İran sızmalarına karşı barikat görevi yapıyor. Çünkü İran, Irak üzerinden Suriye’de kurduğu örgütlere ciddi yardım yapıyor. Kasım Süleymani suikastını hatırlayın. İsrail’in Washington için önemini burada anlatmaya sanırım gerek yok. ABD,  Irak’taki İran gücünü yeterince kıramadığı için bu sınırı tutuyor...

Yani asıl mesele Suriye’deki halkın güvenliği meselesi değil...

3) PEMBE RUS BÖLGESİ: Dikkat ederseniz, yeşil ve sarı alanların dışında Suriye rejiminin hâkim olduğu pembe bölge Rusya tarafından kollanıyor. Rus bayrakları bunu açıkça gösteriyor.

Peki bu Rus bayraklarının bazı bölgelerde yoğunlaşması bize ne anlatıyor? Sırasıyla gidelim. 

DİKKAT

Bizim Türk güçlerinin bulunduğu yeşil alanda, Suriye rejimi ile Rusya için hassas olan M-4, M-5 otoyolu üzerinde Rus bayrakları yoğunlaşıyor. Rejim için Halep’e giden bu yol değerli. Bu yol aynı zamanda Rus hava ve deniz üslerine bağlanıyor. Bu nedenle rejim güçlerini kollamak için bizim önümüzde kalkan görevi yapıyor.

VE RUS ÜSLERİ: Haritanın batı tarafına dönersek... Doğu Akdeniz kıyılarına... Bakın orada Rus bayrakları nasıl da yoğunlaşıyor. Çünkü orada Rusların asırlardır istediği bir şey var. Sıcak denizlerde askeri üsler. Deniz üsleri. İşte Tartus ve Lazkiye askeri limanları oradadır. Ve Esad’ın imzasıyla sonsuza kadar bir anlaşmayla Rusya’ya bırakılmıştır. Rus toprağı sayılmaktadır.

DİKKAT

Bakın, iç taraflara doğru yine Rus bayrakları. Çünkü orada da Rusların çok değer verdiği hava üsleri vardır. Suriye hava sahasını kontrol etmeleri için çok önemlidir.

VE İSRAİL KALKANI: Suriye haritasının en güneybatısına doğru inerseniz.

Bakın hemen Şam’ın altından devam eden sınırda, adeta bir duvar gibi devam eden Rus bayrakları görülüyor. Mor bölgede bir duvar gibi dizilmişler. 

İşte orası da İsrail’in en yoğun saldırı alanı Golan Tepeleri. Rusya, İsrail’e karşı Esad’ı korumak için oraya neredeyse bir askeri stratejik duvar çekmiş durumda. Amaç kendisine bu üsleri sağlayan Esad’ı İsrail’e karşı korumak.

Yani mesele yine Suriye halklarının güvenliği falan değil.

İşte “emperyal yapı” budur arkadaşlar. Ve tarih boyunca değişmemiştir.

BU HARİTAYI GÖRÜNCE, BM TOPLANTILARINA GÜLÜYORUM

Evet gülüyorum. Hele o toplantılarda yapılan, “mülteciler hakkındaki acıklı konuşmalara, insan hakları nutuklarına” daha çok gülüyorum. Gülüyorum dediğime bakmayın. Sinirimden gülüyorum.

Evet arkadaşlar Suriye gerçeğini anlatan haritadaki durum budur. 

Petrol, askeri üs, emperyal paylaşım. Yani bir Ortadoğu haritası.

Bayraklar her şeyi anlatmıyor mu?

Daha fazla söze gerek var mı?

Tabii burada şunu sormadan edemiyorum:

Binlerce kilometre uzaktan gelip sınırımızın dibinde böylesine emperyal oyunlar döndüren, ele geçiren, el koyan ABD ve Rusya bunları yaparken...

Sınırımızın dibinde “terör örgütlerinden” devlet çıkarmaya çalışırken...

Bizim kafamızı sınırlarımızın içine gömmeye hakkımız olabilir mi?

Bana göre elbette olmaz. Kafamızı sınırlarımızın içine gömmeyiz... Belki onlar Türkiye’ye “Turkey” diyerek “hindi” demeye çalışabilir.

Ama biz...

1) Türkiye’yiz..

2) “Devekuşu”da hiç değiliz arkadaş...